9 Ocak 2013 Çarşamba

AKIL TUTULMASI-GÖRÜNÜM GAZETESİ-09.01.2013

SORU ÖNERGELERİ Çoban yol kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Tam o anda, yanına bir Cherokee Jeep yanaşmış. Brioni gömlek, Cerruti ayakkabılar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve YSL kravatlı bir sürücü aşağı inmiş ve çobana sormuş: “Eğer kaç tane koyunun olduğunu bilirsem bana onlardan bir tanesini verir misin?” Çoban bir adama bir koyunlara bakmış: “Tamam” diye cevap vermiş. Genç adam arabasına park etmiş, telefonunu bilgisayarına bağlamış, bir NASA sitesine girmiş, GPRS’ini kullanarak yeri taramış, bir database ve logaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosu açmış ve 150 sayfalık bir rapor basmış. Çobana dönmüş: “Tam olarak 1586 adet koyunun var” demiş. Çoban: “Doğru” diye cevap vermiş, “... koyununu alabilirsin.” Genç adam koyunu almış ve Jeep’inin arkasına koymuş. Bu sefer çoban genç adama dönmüş: “Eğer ben senin ne iş yaptığını bilirsem koyunumu geri verir misin?” diye sormuş. Adam: “Evet, neden olmasın?” diye yanıtlamış. “Sen bir ……………………….. danışmanısın.” Adam şaşırmış: “Nasıl oldu da bildin?” Çoban: “Çok basit” diye cevap vermiş, “...buraya çağrılmadan geldin bu bir. İkincisi benim zaten bildiğim bir şeyi bana söylemek için benden koyun istedin. Üçüncüsü yaptığım hiçbir şeyden anlamıyorsun, çünkü koyun yerine köpeğimi aldın.” Ara sıra “Akıl ve Ruh Sağlığı” ve ilgilendiğim diğer konularla ile ilgili olarak herhangi bir öneri var mı diye TBMM Önergeler sayfasına girdiğimde yukarıda sizlerede aktardığım dünyaca ünlü bir danışmanlık firması için üretilen fıkra gelir aklıma. 24. Dönemde yani 13.06.2011 tarihinden günümüze kadar 15.000’e yakın yazılı ve sözlü soru önergesi verilmiş. Bunları takip etmek vatandaş olarak mümkün değil. Bunun yanında sorulan soru ve yanıtlara baktığınızda zaten birçoğunu gündemi takip eden vatandaşın bildiği basın ve sosyal medyada sürekli paylaşılan soru ve yanıtlar olduğunu görürsünüz. Yüzbinlerce sayfayı kapsayan bu dokümanlardaki özet bilgiye ancak Meclis’e gönderdiğimiz Vekillerimiz ya da siyasi örgütlerden ulaşabiliriz. Ve gündeme alınmasını istediğiniz konuları da ancak bu şekilde siyasi örgütlere ileterek çözüm yollarına ulaşmaya çalışırsınız. Demokrasinin kuralıdır bu. Örgütler Halk için vardır. Teori böylede acaba pratikte durum nasıl? Vekillerin verdiği önergelerin tamamına yakınına yanıt verilmiş durumda. İşte asıl ilgilendiğim ve sorun olarak gördüğüm konu bu. Vatandaş olarak yanıt alabiliyor muyuz.? Tabi ki soruda yanıtta mevcut. Eğer ki bu söz konusu olsaydı bu satırları okumuyor olacaktınız. Yılbaşından beri kaleme almaya çalıştığım, rakamlar verdiğim ve çocuklarımız, ülkemiz geleceğinin daha sağlıklı olması için önemsediğim, konunun siyasilerin ve vekillerin gündemine alınabilmesini sağlamak için Gazetemiz aracılığı ile şöyle bir yol izlemek istiyorum. Cuma günkü yazımda Siyasi örgüt ve vekillere bir soru önergesi hazırlayacağım. Meclis gündeminde ilk ele alınması gereken üç ana başlığı içerecek bu soru önergem. Sonraki günlerde de bu ana başlıkları açarak konumuza devam edeceğim. Aklınıza şu soru gelebilir. Fıkra ile konunun ne ilgisi var. Farklı yorumlar üretmek mümkün ben şöyle düşünüyorum : -Siyasilerimizde seçimlerden önceki günlerde oy almak için biz çağırmadan geliyorlar ta ki diğer seçime kadar ara ki bulasın, -Zaten bizim bildiğimiz soru ve yanıtları veriyorlar; -Halkın gündemi ile ilgili sorunlara kulak tıkayarak, getirilen projenin gerçekten önemli mi değil mi, aptalca mı olup olmadığı konusunda danışmanlar ordusu içinde yüzdükleri halde, örgüt gücü olduğu halde araştırıp, düşünce üretmeyerek, ve öneriyi yanıtsız bırakarak halkı anlamamazlıktan gelmiyorlar mı?

Hiç yorum yok: