25 Şubat 2015 Çarşamba

BİPOLAR BOZUKLUK ve AİLE DESTEĞİ

Bipolar bozukluğu olan biriyle yaşamak aile içinde strese neden olur. Aile bireyleri bu süreçte en çok suçluluk duygusu, korku, kızgınlık ve çaresizlik duygusu arasında git gel yaşarlar. Bu ilişki açısından da problem yaratır. Fakat hastalık kabullenilir ve detaylı öğrenilirse problemler en aza indirilebilir. Öfke ve ya suçluluk duygusuna kapıldığınızda unutmayın ki, bipolar bozukluk kimsenin suçu değildir. Hiçbir şeyin normale dönüşmeyeceğini düşünmeyin. Günümüz tedavileri tüm belirtileri ve bozuklukları önemli ölçüde tedavi edebilmektedir. Fakat gerçekçi beklentiler içinde olmak gereklidir. Özellikle hasta kişiden kısa sürede çok şey beklemek başarısızlık yaratır. Uzun süreler içinde küçük hedefler koymak aynı şekilde yanlıştır. Ayrıca destekçi aile bireyleri de kısa ve uzun vadede kişiye tutarlı olarak, sürekli ve belli bir miktarda yardımcı olmalıdır. Fakat bu da hastayı özgür bırakmak ve fazla üstüne düşmek sınırlarının tam ortasında olmalıdır. Hastanın sınırlarını bilin: Bipolar bozukluğu olan hastalar kendi modlarını kontrol edemezler. Kontrollü olarak depresyon evresinden çıkıp mani evresine (ya da tam tersi) geçemezler. İstemek, kontrol etmeye çalışmak kişiye yardımcı olmaz. Aynı şekilde birinin nasihat etmesi de. Kendi limitlerinizi bilin: Unutmayın kimseyi bu hastalıktan çekip çıkaramaz, ya da onu daha iyi etme sorumluluğunu üstlenemezsiniz. Mutlaka desteğinize ihtiyacı var fakat genel iyileşme sağlamak hastanın kendi ellerinde. Stresi azaltın: Stres bipolar hastalığın seyrini ağırlaştırır. Bu yüzden stres yaşayan aile bireyine sorumluluklarını paylaşıp paylaşmak istemediğini sorun ve kabul ederse paylaşarak (üstlenerek değil) yardım edin. Kişiye sağlıklı bir günlük rutin yaşamasında yardımcı olun. Düzenli uyku saatleri, sağlıklı ve zamanında beslenme de bunlara dahildir. İletişim: Açık ve dürüst bir iletişim bipolar hastalıkla baş etme yöntemlerinden en güçlüsüdür. Endişelerinizi sevgi dolu bir dille paylaşın, ne hissettiğini sorun ve gerçekten dinleyin. Karşıt fikre sahip olsanız ya da anlattıklarını konuyla alakasız bulsanız bile. Şunları söylemeniz yardımcı olabilir ; Yalnız değilsin. Ben senin için buradayım. Düşüncelerin ve duyguların hastalığından dolayı böyle karışık ve seni rahatsız ediyor. Sen inan ya da inanma, gerçekten düzelecekler. Nasıl hissettiğini ve ne düşündüğünü anlamadığımı düşünebilirsin ama ben her zaman sana destek olmak için buradayım Sen benim için önemlisin. Sağlığın ve hayatın en az benimki kadar değerli. Bipolar bozukluğu olan hastalar genelde doktora gitmek , ilaç kullanmak istemez ve sosyal destek kabul etmez. Eğer hasta hastalığını kabul etmiyorsa üstüne gitmeyin, çünkü hastalığından korkması onu tedaviden uzaklaştırabilir. Ona rutin bir medikal checkup önerin ve hatta ona eşlik edin. Psikiyatri bölümünde uykusuzluk, yorgunluk gibi nedenleri konuşacağınızı söyleyin ve ikna edin. Fakat gitmeden önce doktoru bipolar şüphelerinizden haberdar edin. Bipolar bozukluk bir hastalık, diyabet gibi. Bu yüzden tıbbi tedavi gerektiriyor. Hastalığından utanma. Bu senin suçun değil. Daha iyi hissetmeni sağlayacak bir çok tedavi var. Eğer tedavi edilmezse daha kötü hissedeceksin, halbuki bu aşamada her şey çok kolay. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa o kadar yararlı olur. Tedavi hem belirtileri hem de bozuklukları ortadan kaldırır. Bipolar Bozukluk hastasına nasıl davranmalısınız ? Tedavinin başarısının büyük ölçüde sizin desteğinize dayandığını unutmayın. Yapabilecekleriniz: İyi bir dr bul, Randevu al, Tedaviye başlat, Hastayı devamlı gözlemle, Tedavisi hakkında devamlı bilgi al, Tedavideki gelişmeleri kaydet, Problem durumunda hemen doktora başvur. Hastalığın en önemli tedavisi ilaçtır. Bir çok hastanın düzenli olarak ilaç kullanması gereklidir. Fakat hastaların büyük çoğunluğu ilaç kullanımını bırakma eğilimindedir. Bazıları hastalık psikolojisinden kurtulmak için, bazıları ilacın yan etkilerinden dolayı ilacı bırakır. bazıları ise manik dönemden zevk aldığı için ilacı o dönemin ortalarında bırakır fakat düşüşten kendini kurtaramaz ve tekrar depresyon yaşar. Yan etkilerden yakınan hastalar doktoruyla görüşerek başka bir ilaç kullanmaya başlamalıdır. Diğer durumlarda hastanın zamanında ve düzenli bir şekilde ilaçları alması sağlanmalı ve kişi ilaçların ona kendini daha rahat hissettireceğine ikna edilmelidir. Tedavi altında olsa dahi hastalığın semptomlarının tekrarladığı zamanlar olmaktadır. hastanızın davranışlarını gözlemleyerek duygu durum değişikliklerini önceden fark etmeye çalışın ve doktoru ile durumu konuşun. Manik sinyaller: Az uyku , Değişken ruh hali , Halsizlik Mani belirtileri: hızlı konuşma , artan aktivite , sinirlilik ve agresiflik Depresyon sinyalleri: yorgunluk, fazla uyuma , sorunlara odaklanma Depresyon belirtileri: ilgi kaybı, bir şey yapmak istememe ,herkesten uzaklaşma, iştah değişiklikleri Mani ve Depresyon durumunda hasta yakınlarına tavsiyeler : Eğer hasta depresif dönemdeyse: Hastalığın yarattığı semptomları üzerinize alınmayın: Hasta sizi kırabilir ve ya utandırabilir. Manik durumda hasta eleştirel, şüpheci, agresif ve umursamaz olur. Depresif durumda ise sizi reddeder, sinirlidir ve şiddete yatkındır. Bu gibi davranışları kişisel algılamamak çok zordur fakat unutmayın ki bu bir mental bozukluktur bencillik ya da olgunlaşmamışlığın sonucu değildir. Kırıcı davranışlara hazırlıklı olun: Manik ya da depresif olduğu durumlarda kişi saygısız ve kırıcı davranışlarda bulunur. Önceden planlama bu konuda en iyi çözümdür. Hasta iyi ve olumlu olduğu zamanlardan birinde kendisine kibarca bu durumu açıklayın ve böyle zamanlarda araba anahtarlarını alma, ev giderlerini yönetme ve doktor randevularını planlama sorumluluklarını geçici olarak üstlenmek istediğinizi söyleyin. Bunu duymak onun için de zor olacağından doğru anı ve yöntemi belirleyin. Kriz anında ne yapacağınızı bilin: Kafanızda bir kriz planı yapın. Terapist, doktor ve diğer acil numaraları devamlı yanınızda bulundurun ve hastanında cüzdanında taşımasını sağlayın. Ona zor durumlarda mutlaka sizi ve doktorunu aramasını söyleyin. Acil durumda yalnız kalmayın: İlerlemiş bipolar bozuklukta kişi çevresindekilere ve kendine zarar verir. Bu gibi bir şüpheniz olursa onu kesinlikle yalnız bırakmayın ve yanınıza güvendiğiniz birini çağırın. Gerekirse ambulans ve polisi arayın. Eğer hasta manik dönemdeyse: Hastayla vakit geçirin: Manik dönemdeki hastalar kendilerini diğer insanlardan izole olmuş hissederler. Bu yüzden onunla kısa bile olsa zaman geçirmeniz olumludur. Eğer hasta çok enerjikse beraber yürüyüşe, koşuya çıkın. Hareketli olun ve bu esnada konuşun. Sorularına dürüst cevap verin. Fakat manik dönemde kesinlikle kavga etmeyin ve tartışmayın. Derin konulara girmekten kaçının. Hiçbir yorumunu kişisel algılamayın: Yüksek enerjili olunan dönemlerde kişi genelde aslında demeyeceği şeyler söyler ve genelde çevresindekilerin olumsuz yanlarını görür. Eğer ihtiyacı varsa, biraz uzak durun ve tartışmayın. Yemesi içmesi kolay yemekler hazırlayın: yüksek enerjiye sahip hasta oturup yemek yemekle uğraşmak istemez. Bu yüzden hemen yiyebileceği sandviçler, meyve suları ve dilimlenmiş kekleri devamlı hazır ve göz önünde bulundurun. Hastayı fazla uyarıcıdan ve aşırı aktiviteden koruyun. Etrafı düzenli, temiz ve sakin tutmaya çalışın. Sakin müzikler dinleyin. Mümkün olduğu her zaman uyumasına izin verin. Yüksek enerjiden dolayı hasta uyumakta zorluk çekecektir. Bu yüzden ne zaman olursa olsun gün içinde 23 saatlik şekerlemeler yapmasına izin verin. Kesinlikle kendinizi ihmal etmeyin. Fiziksel ve duygusal olarak kendinizi devamlı denetleyin. Gerektiğinde destek alın. Kendinizi ihmal etmeyin ve desteğinizi suistimal ettirmeyin. Kendi yaşamınıza odaklanın. Kendi amaçlarınızı, ideallerinizi unutmayın. Arkadaşlarınızı ve ailenizi ihmal etmeyin. Planlarınızı uygulayın ve eğlenin! Destek arayın. Sizin de duygusal desteğiniz olması en az hastanın desteğe duyduğu ihtiyaç kadar önemli. Mutlaka güvendiğiniz kişilerle konuşun. Gerekirse yardım isteyin. Sınırları çizin. Gerçekçi olun. Kendi hayatınızdan çalmadan ona en fazlasını vermek için neler yapabileceğinizi düşünün. Stresini yönetin. Düzenli ve sağlıklı beslenin. Yardım isteyin. Yardım edebileceğini düşündüğünüz güvendiğiniz kişilerden yardım istemekten çekinmeyin. Böylece hem sorumluluğunuz hem de stresiniz azalacaktır.

Hiç yorum yok: